Yeni Yıldız Yükseliyor, Eski Projeler Yeniden Canlanıyor

Son günlerde kripto para piyasası yeniden ısınmaya başladı, Bitcoin tarihi zirvesini geçerek 64000 dolar seviyesine ulaştı. Ana akım coinler ve yeni çıkan tokenler de peşinden geldi, bir aydan fazla süren dalgalanma sonrası boğa piyasası geri döndü.

Bu çılgınlıkta, ICP adında bir proje aniden piyasa değeri sıralamasında üçüncü sıraya yükseldi ve geniş bir ilgi uyandırdı. Bu pek bilinmeyen proje aslında nedir?

Aslında, ICP yeni bir proje değil, eski bir proje olan Dfinity tarafından yeniden şekillendirilmiştir. Dfinity 2015 yılında kuruldu ve blockchain alanında "dört büyük" olarak görülüyordu. Ancak, 6 yıllık uzun bir beklemenin ardından ana ağı henüz resmi olarak faaliyete geçmediği için "güvercinlerin kralı" olarak adlandırılıyor.

Dfinity başlangıçta Ethereum'un kardeş zinciri olarak konumlandırılmıştı, ancak artık (ICP) olarak evrim geçirmiştir ve küresel dağıtık hesaplama sistemleri inşa etmeye, internet altyapısını yeniden şekillendirmeye kendini adamıştır. Vizyonu, açık bir bulut bilişim platformu olmaktır ve token da DFN'den ICP'ye değişmiştir.

2021'de Polkadot'un ana ağının faaliyete geçmesi, FileCoin'in piyasaya sürülmesi, Ethereum 2.0'ın sıfır aşamasının başlaması gibi birçok eski projenin önemli ilerlemeler kaydetmesiyle birlikte, Dfinity de önemli gelişmeler yaşadı. Nisan ayında, Mercury ağının Alpha'dan Beta sürümüne geçmesiyle, Dfinity ana ağının resmi olarak başlatılması bekleniyor.

Dfinity, Web3.0 ekosisteminin temel altyapılarından biri olarak, blockchain kamu zinciri ve dağıtık depolama ile birlikte gelecekteki internetin üç ana sütununu oluşturur. Ethereum'u ortadan kaldırmak istemiyor, aksine paralel bir ekosistem olarak yeni bir dünya inşa etmek için birlikte çalışıyor.

Dfinity'nin kurucusu Dominic Williams, ICP'yi geleneksel internet ile yan yana koyarak, onu sınırsız ölçeklenebilirlik kapasitesine sahip, dünya çapında ilk internet hızında blok zinciri olarak nitelendiriyor. Bu, WeChat, Taobao, Douyin gibi yüksek trafik uygulamalarının blok zincirinde gerçekleştirilme ihtimalinin olduğunu ve blok zincirinin evrensel uygulama eksikliğini değiştirebileceğini gösteriyor.

Dfinity, küresel dağıtık hesaplama platformunun istikrarlı çalışmasını sağlamak için birkaç ana modül aracılığıyla güvence sağlar:

1. NNS (Sinir Ağı Sistemi): ICP platformu, token sahipleri tarafından merkeziyetsiz yönetim sistemi NNS aracılığıyla ortaklaşa sahiplenilir ve yönetilir. Küresel olarak birçok veri merkezi, akıllı sözleşmelere çalışma altyapısı sağlamak ve gelir elde etmek için alt ağlar oluşturur. NNS, "yönetici" olarak, ICP ağının işletim mekanizması ve ekosistem fayda dağılımını belirlemek için önerilerde bulunur.

2. Canister: ICP platformının temel bileşenleri olarak, akıllı sözleşmelere benzer ancak daha kolay genişletilebilir. Çeşitli dillerde yazılmış yazılımlar, WebAssembly modüllerine derlenir ve ICP kopyalarında çalıştırılmak üzere dağıtılır. Canister'lar kopyalanabilir, çatallanabilir ve kendiliğinden genişlemeyi kolaylaştırır.

3. Döngüler (işlem ücreti): Kaynak suistimalini önlemek için, ICP sabit bir değer birimi olarak Cycle kullanır. Geliştiricilerin ücret ödemek için ICP'yi Cycle'a çevirmesi gerekir, kullanıcıların ödeme yapmasına gerek yoktur. 1 İsviçre frangı, 1 trilyon Cycle'a eşittir, bu da işletme maliyetlerinin ICP fiyat dalgalanmalarından etkilenmemesini garanti eder.

Şu anda Dfinity ekosisteminde bazı temsili projeler bulunmaktadır:

• Capsule: Merkeziyetsiz sosyal medya platformu, 1,5 milyon dolarlık tohum finansmanı aldı.
• Fleek: Dfinity'ye on binlerce Ethereum uygulaması ve NFT projesi taşımayı planlıyor.
• OpenChat: Dfinity üzerindeki ilk merkeziyetsiz kripto iletişim uygulaması, WhatsApp'a benzer ancak kullanıcılar tüm mülkiyeti ve karar verme yetkisini elinde bulundurur.

Ana ağın piyasaya sürülmesine yaklaşırken, küresel yatırımcılar ve geliştiriciler bu yenilikçi projeye yakından ilgi gösteriyor. Dfinity'nin resmi olarak hayata geçmesi, merkeziyetsiz dünyanın temel altyapısının büyük ölçüde tamamlandığı anlamına geliyor. Gelecekte, kullanıcıların verilerini kontrol etme, yönetişime katılma ve faydaları paylaşma imkanı bulacakları merkeziyetsiz uygulamalardan yararlanmaları bekleniyor.

Kullanıcı çıkarları ve kişisel verilerin merkezde olduğu merkeziyetsiz çağ artık geldi. Dfinity'nin büyük vizyonunu gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğini göreceğiz.